TESTİSLERİNİZİN BOYUTU DİŞİLERİNİZİN HAFİF MEŞREPLİĞİNE BAĞLI
Son zamanlarda mail kutuma penis boyu büyüten ilaçlar pazarlayan şarlatanların mailleri yağıyor. Ne kadar spam olarak işaretlesem de başka isimlerle tekrar tekrar geliyorlar. Eminim bir çoğunuzun başına da benzer şeyler gelmektedir. Sizi bilmem ama bana resmen gına geldi.
Bu şarlatanlara hala inanlar var mıdır bilmiyorum ama baktım olmayacak penis boyu ve cinsel performans ile ilgili biyolojik gerçekleri olabildiğince özet olarak yazmak istedim. Erkekseniz ve penisim küçük diye üzülüyorsanız mutlaka okuyun. Ya da penisim büyük diye övünüyorsanız gene okuyun. Eğer kadınsanız ve erkeğinizin penisinin boyutlarından ve cinsel performansından şikayetçiyseniz siz de okuyun.
Koyunlar ve fareler üzerinde yapılan üreme deneyleri, testis fenomenini başarıyla gözler önüne sermiştir. Durum şudur ki, sadık dişi fare ve koyunlarda, erkeklerinin testis boyutu üzerinde çok az etkisi olageldiği görülmektedir.
Oysa toplum içindeyken sadık görünen ama gizli gizli hafif meşrep bir hayat sürdüren dişi fare ve koyunların birkaç jenerasyon içinde erkeklerinin testis boyutlarında ciddiye alınır bir büyümeye yol açtığı gözlenmiştir.
Şimdi gelin testislerinize biraz yakından bakalım…
Özverili bilim adamları tarafından çeşit çeşit erkeğin, çeşitli boşalmalarda ürettikleri sperm miktarı ölçülmüş ve ortaya ilginç bir sonuç çıkmış.
Beyler, siz karınıza güveniyor olabilirsiniz ama spermleriniz güvenmiyor. Ölçümler gösteriyor ki erkekler uzun bir seyahatten eve dönüp eşleriyle ilk kez seks yaptıklarında normalden daha fazla! sperm üretiyorlar. Aynı şey evde eşinin yanı başında olan ama birkaç gün seks yapmamış erkeğin başına gelmez. Eşlerini her gün gördükleri durumda ise sperm üretim seviyeleri makul oranlarda seyrediyor. Dişi eş ne kadar fazla süre gözden ırak olursa erkek eş ekstra sperm üretmek için o kadar enerji harcıyor. Aksi durumda bu enerjiyi harcamayıp yağ olarak depoluyor. Böylece sadık bir eş ile mutlu bir evliliği olan erkeklerin nasıl kısa sürede göbek yaptıklarını anlayabiliriz.
Bitmedi dahası var. Bu tür durumlarda penis boyu, genişliği ve sertliği belirgin bir biçimde artıyor. Cinsel birleşme esnasında daha derine girilmesi ve girip çıkma sayısının artması da gözlemler arasında.
Spermlerin bu takviye kuvvetlere başvurmalarının nedeni maçın daha heyecanlı geçmesini sağlamak değildir. Zira aslında hepsi aynı takımdadır. Birçok sperm yumurtaya erişmeye çalışmaz bile. Tam tersine takım arkadaşları yumurtaya ulaşabilsin diye, düşmanların yolunu kesecek manevralara girişirler. Bu halleri savunma yapan Amerikan futbolu oyuncularına benzer. Bir mikroskop ile bakarsanız antrenörlere fikirler verecek yaratıcılıkta manevralara şahit olabilirsiniz.
Doğada takım çalışması tek bir sebeple ortaya çıkar: başka bir takım ile mücadele. Peki diğer takım nerede? Bu spermler kime geçit vermemek için uğraşıyor? Neden sanki aynı ortamda başka bir grup sperm daha varmış gibi davranıyorlar?
Bilim adamlarının cevabı şu: Tüm maymun türlerinde testis ağırlığının beden ağırlığına oranı, dişilerin eşlerinden başka erkeklerle cinsel ilişkiye girme sıklıkları ile doğru orantılıdır.
Hepimizin anlayacağı dilde söyleyelim bir de: Erkek şempanzelerin büyük testisleri vardır, çünkü dişi şempanzeler, tabiri mazur görün, tam anlamıyla birer sürtüktür. Dişi şempanze, kızışmaya başladığının saniyesinde artık ar namus namına bir şey tanımadığının sinyallerini gönderir etrafa. Poposunu sergiler, tüm sürüyü seksi kokusuyla donatır. Hatta daha ileri gidip vajınasından beyazımsı sperme benzer bir sıvı salgılar. Bu sıvı kayganlaştırıcılık sağlamanın yanısıra aslında erkekleri tahrik etmeye yöneliktir. Hey bakın az önce bir erkek içimi spermleri ile doldurdu demek içindir. Bu manzarayı gören erkekler deliye döner ve dişinin bir an önce üstüne çıkmak için sabırsızlanır. Ve böylece beğendiği tüm erkekleri baştan çıkarmaya çalışır. Üstelik beğenmediği de pek çıkmaz. Şempanze hanımların nazlanma mevhumunu neden bir kenara bıraktıklarını ise bir başka yazıda ayrıntılı olarak anlatacağım.
Bu ortamın erkek şempanzeler için bir cennet olduğunu düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Erkek şempanzelerin hepsi mütemadiyen boynuzlanmakla meşguldür. Hahaha. :)))
Alfa şempanzeler, ortalıkta koşturarak daha alt düzey erkeklerle dişilerin arasında cereyan eden gizli ilişkileri önlemeye çalışırlar. Ancak cinsel çeşni peşindeki dişiler her seferinde bu çabaları boşa çıkaracak yollar bulmayı becerirler. Özellikle dominant erkeğin başka erkeklerle dövüştüğü zamanlar, onu aldatmak için gayet uygundur. İronik bir şekilde en maço erkeklerin en fazla boynuzlanan erkekler olmasının altında yatan da budur. En çapkın geçinen erkeklerin de aslında en fazla boynuzlanan erkek olmaları da bundandır. Bir alfa bu nemfomanyaklardan sadece bir ya da ikisini kontrol altında tutabilir. Bir başka erkekle rekabet için ya da bir başka dişiyle kırıştırmak için başını çevirdiği anda dişilerden bir tanesi muhakkak kendisini bir başka penisin üzerine atar. Şempanze dişilerinin sadakatine güvenmek söz konusu bile olamadığına göre, böyle bir ortamda erkekler için anlamlı tek strateji, daha fazla sperm üretmek ve daha büyük bir penise sahip olmaktır. Böylece spermlerini en derine kadar götürüp yumurtaya en yakın noktada boşaltmaktır.
Fakat bu tedbirle de yetinmez. Spermlerini boşaltmadan önce pompalama hareketi yaparak içeri girip çıkmaya başlar. Penisin başı bunun için dizayn edilmiştir. Her giriş çıkışta daha önceki erkeklerin doldurduğu spermleri dışarı boşaltmak.
Devam edelim. Şempanzeler arasındaki cinsel rekabetin epik boyutlarını ancak spermlerini analiz ettiğimizde görebiliriz. Galonlarca spermin dişinin içine boca edilmesi sonucunda spermler dev bir ordu gibi davranacak şekilde evrilmişlerdir. S.W.A.T ekipleri gibi dağılır, düşman spermleri arar ve kimyasal silahlarıyla yok ederler. Bu arada bazıları da hücumbotlar gibi yumurtaya doğru seğirtir. Hatta spermlerin %99’u sperm değil anti-spermdir. Kitle imha menileri yani. Dişi şempanzenin vajinası içinde korkunç bir meydan savaşı gerçekleşir. Sonunda sadece birkaç sperm kalır ve yumurta bunların arasından beğendiğini seçer.
İş şempanzelerin cinsel rekabetine geldiğinde, mücadelenin bir kısmı bizzat şempanzeler arasında dönse de aslında esas savaş dişilerin vajinalarının içindedir. Bu bir yıpratma savaşıdır. Daha çok sperm üreten şempanzenin üreme şansı daha yüksektir. Bu yüzden doğa ana, erkek şempanzelerin hep daha büyük testisli olanlarını seçmektedir.
.
Şu bilimsel prensibi hatırlayın: Dişiler ne kadar çapkınsa, testisler o kadar iridir.
Peki, Homo sapiens dişileri bu hafif meşreplik skalasının neresinde duruyor? Bu soruyu maymun türlerinin testis boylarına bakarak cevaplayabiliriz.
Gorillerin testisleri miniminnacıktır. Oysa gayet geniş omuzları, sivri dişleri ve heybetli sırtları vardır. Rekabetin esas kısmı dış dünyada gorillerin kendileri arasında yaşanır. Spermler keyiflerine bakarlar. Diğer spermlerle rekabete girme konusunda pek baskı altında değillerdir, çünkü alfa goril karakterinin dişisi ile seks yapabilmek için ancak cesedini çiğnemek gerekir. Dişi goriller, çapkın alfalarına çok sadıktır. Sonuç olarak, goril spermleri kendilerine yüzecek yolu bile zar zor bulurlar. Mikroskop altında, her bir şempanze spermi birer Rambo iken goril spermleri uğuşuk balıklar gibi görünür. Erkek goril zaten yılda birkaç defa cinsel ilişkiye girdiği için minik testisleri onun işini haydi haydi görür.
Şimdi de kendinize bakın sizi koca maymunlar. Evet, size söylüyorum Homo sapiens erkekleri. Sizi kadınlardan ayıran altın değerindeki özellikleriniz neler? Kaslarınız, bedensel kuvvetiniz, sakalınız, harita okuma yeteneğiniz ve bu yeteneğe güvenerek yol sormayı reddetme beceriniz.
Şimdi de testislerinize bir bakın. Tek eşli pek çok maymun türüne kıyasla, sizinkiler… eh, epey hatırı sayılır büyüklükte.
Tıpkı beyniniz gibi. Dişilerin büyük beyinlerini etkilemek için sizin beyinleriniz de büyümüş durumda. Sizde büyük olan ne varsa sevgili Homo sapiens erkeği, dişilerin seçiminin sonucu. Beyninizin varlık sebebi, yaratıcılığıyla dişileri kendine hayran bırakmak. Devasa büyüklükteki penisiniz (yani diğer maymunlarla karşılaştırıldığında demek istiyorum) onu cinsel anlamda memnun etmek için var. Testisleriniz ise… Evet, testisleriniz ise, avlanmak için çayıra çıktığınızda kadınınızın başka testislerle samimi olma ihtimaline karşılık biraz büyümüş durumda.
Elbette ki, şempanzelerin dev testisleri ile karşılaştırıldığında devede kulak kaldıkları bir gerçek. Zira dişi şempanzelerin orji merakı, erkeklerin testislerinin balon gibi şişmesini sağlamış. Onların beden – testis oranı, sizinkinin dört katı. Sizinki de gorillerinkinin dört katı. Eh, dişi gorillerin sadakatini ve dişi şempanzelerin hafif meşrepliğini biliyorsunuz artık. İşte siz ikisi arasında bir yerdesiniz.
Bir kadını döllemeye yetecek spermi üretmek için, en fazla bir testisin yarısı kadar malzemeye ihtiyacımız var aslında. Yani tek testisi olan biri bile milyonlarca çocuk sahibi olabilir. İkisine birden sahip oluşumuz, zamanında tek eşlilikle yetinmemiş sinsi hominid kadınlarından kalan şık bir miras desek yalan olmaz.
Aldatan kadınlar olmasaydı, testislerimiz bu kadar büyük olmazdı. Doğa, böyle ekstra enerji gideri olan organlara, üreme konusunda avantaj yaratmıyorlarsa asla tahammül etmiyor.
Eğer bana inanmıyorsanız, kendiniz bir test yapın sevgili Homo sapiens erkekleri. Bir dahaki boşalma deneyiminizde, yanınızda bir mikroskobu hazır edin. Bilim adamlarının yataklarının başucunda hep bir tane bulunur. (Nedense bayanlar bunu pek çekici bulmaz, oysa Bunsen ocağından yayılan romantik ışıkla çok hoş bir atmosfer oluşturulabilir! Gerçi kendini bilime adamış bir adamın yatak odasına bayan konukların uğraması ihtimali de azdır ya, neyse.)
Kendi taze mahsülünüzü test ettiğinizde, gerçek spermlerin çizgi filmlerdekiler gibi hareket etmediklerini göreceksiniz. Birçok sperm kuyruklarını birbirlerine kenetlemek suretiyle (hem de birkaç gün boyunca) bölgelerini davetsiz misafirlere karşı savunmaya çalışırlar. Bir dişiyi döllemek sadece olası bir hamileliğe yatırım yapmak değildir; kelimenin tam anlamıyla vajinal sahayı rakip spermlere kapatmaktır. Bu nedenle sevgililerini birkaç gün görmeyen erkekler sperm sayılarını üçe katlarlar. Aynı şey evde eşinin yanı başında olan ama birkaç gün seks yapmamış erkeğin başına gelmez. Eve dönen erkeğin bilinçli zihni eşinin kendisini aldatmadığından yüzde yüz emin olsa bile, fesat spermler beyni dinlemezler. Spermler, daima kendileri ile yumurtalık arasına yabancıların girmiş olabileceğinden şüphelenirler ve külhanbeyi gibi naralar atarak dövüşmeye hazır bir şekilde göreve atılırlar.
Tüm bu uzun açıklamaların sonucunda şu ortaya çıkıyor: Daha zeki, daha çevik ve daha büyük penis sahibi olmanız eşinizin ne kadar kaltak olduğuna bağlı. Daha büyük penis mi istiyorsunuz?, daha fit bir vücuda sahip olmak mı?, daha zeki daha çevik mi olmak istiyorsunuz? o zaman vakit kaybetmeden kendinize cinsel manada doymayan bir kaltak bulup evlenmeniz ya da evliyseniz eşinizi kaltak olması için teşvik etmeniz.
Eğer kadınsanız ve eşinizin cinsel performansından memnun değilseniz yakınmayı kesin ve en kısa zamanda kaltaklığa başlayın. Herşeyi de devletten beklemeyin. Bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum diyorsanız size Şehveş Olma Klavuzunu okumanızı salık verebilirim.
Evrimsel Psikolojinin bu dinamiklerini keşfetmiş olan çiftler mutlu ve doyurucu bir cinsel yaşamın yanısıra genç, sağlıklı, fit ve enerjik bedenlere sahip olmanın, mutlu ve heyecan dolu bir evliliğin sırrını Açık Evlilik ve Swinger Yaşam Tarzını seçerek bulmuş gibiler.
Elbette tercih sizin. Sakin huzurlu ve sıkıcı bir hayatın içinde uğuşuk uğuşuk göbek büyütmek mi? yoksa her daim genç sağlıklı enerji ve heyecan dolu bir hayat sürmek mi?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder